Sezgisel yeme; diyet yapma stresi olmadan, vücudunuza kulak vererek duygu ve düşüncelerinizi hesaba katarak seçimler yapmak ve yemek yerken zevk aldığınız bir hayat stilidir.
Yasaklar daima sizi çekerler. Konu diyetse, herkes bilir ki bu uygulamalar genellikle keyifli değildir, diyet listelerinin arasına hoşunuza gidecek şeyler sıkışsa bile. ‘Sadece şunları ye’ kimin kulağına hoş gelir ki? Diğer yandan hep keyif veren sağlıksız besin seçimleri yaptığınız için aileniz, arkadaşlarınız ya da sevgiliniz tarafından eleştirilmiş olabilirsiniz. Bu kadınlarda erkeklere nazaran daha acı verici olsa da erkekler de bundan muzdariptir.
Yemekle sağlıklı ve dengeli bir ilişki yaratmak, bedeninizle ve zevklerinizle bağlantı kurmanın güzel bir yolu olabilir. Bu da aşırı ve sağlıksız yemenin önüne geçebilir.
Besinler doğayla bağ kurmamızı sağlar. Atalarımızla bağ kurmamızı sağlar. Kendimizle bağ kurmanın bir yoludur. Doğanın bizler için hediyesidir. Bizim içindir. Bugün çoğu insan, yemek yemenin onlar için ne ifade ettiğini düşünmemiştir. Siz düşündünüz mü? Yemek yeme, her gün yaptığımız günlük rutinlerimizden biridir lakin pek de basit bir eylem değildir. Örneğin, bazı yeme bozukluklarında zaman zaman, yemenin bir baş etme mekanizması olarak kullanıldığını görürüz.
Yemek yemeye hazırlanın. Yemeği tabağınıza alıp, ilk lokmayı ağzınıza atana kadar olan kısım da, yemeğin kendisi gibi dikkate değerdir. Eğer evdeyseniz mumlar, loş bir ortam, sakin bir müzik ve oturacağınız rahat bir koltuk yemeği bir şölene dönüştürebilir. Ayrıca müzik ruhunuzu doyururken, besinler midenize doğru yol alacaklardır. Bunu her defasında yapamayabilirsiniz ama en yakın zamanda bunu tecrübe edebilirsiniz. Bakış açınıza yeni bir soluk getirebilir.
Yemek yerken 5 duyunuza odaklanın. Görürsünüz, dokunursunuz, kokusunu alırsınız, çiğneme sesleri duyarsınız ve tadına varırsınız. Bir çikolata hayal edin. Bırakın ağzınızda yavaşça erisin. Tadını anlamaya çalışın. Sadece o ısırığı hayal ettiğinizde ve anlamaya çalıştığınızda ağzınız zengin bir tat ile dolacak. Bu söylediğim, şimdiye kadarkinden farklı bir alışkanlık. Aynı zamanda hazza kutsal bir davetiye.
Vücudunuzu dinleyin. Bazen size iyi gelecek şey bir dilim pizza olabilir. Dengeyi gözeterek, bedeninizin ihtiyacını duymaya ve ilişki kurmaya başladığınızda pizza yemekten korkmayacaksınız. Tüm sezgilerinizle bir dilim pizzayı tadın. Miktara değil, o an tadına ve ne olduğuna odaklanın. Yemek yedikten sonra doyma hissi hemen gelmeyecektir. Bu siz bir noktaya kadar, ölçüyü artırsanız da değişmez. Diğer bir deyişle, abartmadıkça mideniz size ‘doluyum alarmı’ vermez. Doyup kalkmaya odaklanırsanız, tokluk hissini elde etmek için durmadan yersiniz. Yedikçe de arkası gelir. Mide daha fazla yiyecek alacak hale gelir. Büyür ve büyür…
Sezgisel yemeyi nasıl alışkanlık haline getirebilirsiniz? Yemeye dair bakış açınızı inceleyin. Ardından sağlıklı ve dengeli bir hale dönüştürüp, vücudunuzun neye ihtiyacı olduğunu anlamaya çalışın. Beş duyunuzu da işin içine katarak sezgisel yemeye başlayabilirsiniz. Sezgisel yeme; yaratıcılığınızı, duygusallığınızı ve arzularınızı besleyecek bir güce sahip, bunu deneyimleyin.
Fen Lisesi ardına lisans eğitimini Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde tamamlamıştır. Professor Laurie Santos eğiticiliğinde Yale University The Science of Well-Being üzerine eğitim alarak yüksek puanla bitirmiştir.